26.2.15

Kişisel Verilerin Korunması Hakkının Hukuki Boyutları

Kişisel Verilerin Korunması Hakkının Hukuki Boyutları
Anayasa Boyutu

2010 yılında Anayasa’nın özel hayatının gizliliği ile ilgili 20. maddesine şu fıkra eklenmiştir: “(Ek fıkra: 7/5/2010- 5982/2  md.) Herkes, kendisiyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sahiptir. Bu hak; kişinin kendisiyle ilgili kişisel veriler hakkında bilgilendirilme, bu verilere erişme, bunların düzeltilmesini veya silinmesini talep etme ve amaçları doğrultusunda kullanılıp kullanılmadığını öğrenmeyi de kapsar. Kişisel veriler, ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebilir. Kişisel verilerin korunmasına ilişkin esas ve usuller kanunla düzenlenir.
Bu fıkra, KVK Kanun Tasarısı için bir altyapı niteliğindedir. Esasında bu fıkra yokken de Anayasa Mahkemesi, kişisel verileri özel hayatın gizliliği kapsamında koruma altına almıştır.

Uluslararası Boyutu

Anayasa Mahkemesi’nin kararlarında atıfta bulunması, KVK Kanun Tasarısının esinlenmesi, AB’ne uyum sürecinde önem arz etmesi gibi nedenlerle, uluslararası boyutta kişisel verilerin korunması konusunu incelemekte fayda vardır.
108 sayılı Avrupa Konseyi Sözleşmesi, Anayasa Mahkemesinin de atıfta bulunduğu bir sözleşmedir. Sözleşme, otomatik işleme tabi tutulan ve gerçek kişilere ait kişisel verileri konu edinir. Bazı farklar olsa da KVK Kanunu Tasarısı’nın bu sözleşmeden esinlendiği söylenebilir.
95/46/AT sayılı Avrupa Birliği Direktifinde ise daha çok ekonomik çıkarlar gözetilmiş, ekonomik değeri olmayan veriler kapsam dışı bırakılmıştır. Direktifin temel özelliği "zorlayıcılığı"dır. AB ülkeleri ile ilişkiye girecek ülkelerin de bu Direktife uyması beklenir.
AİHS’nde KVK için ayrıca bir madde yoktur. AİHM, KVK ile ilgili konuları özel ve aile hayatına saygı başlıklı 8. madde kapsamında değerlendiriyor.

Ceza Hukuku Boyutu
Kişisel veriler, 5237 sayılı TCK’nın özel hayata ve hayatın giz alanına karşı suçların konu edildiği dokuzuncu bölümünde ele alınmıştır. TCK, 135. maddede kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesini suç olarak tanımlamış, ikinci fıkrada da suçun özel nitelikli ya da hassas olarak nitelendirilebilecek kişisel veriler üzerinde işlenmesinin ağırlatıcı olduğu vurgulanmıştır. 136. maddede ise hukuka aykırı olarak verilmesi, yayılması veya ele geçirilmesini suç olarak tanımlamıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder